Barkod | 000 |
Yazar | Ömer Faruk Ergin |
Yayın Evi / Çevirmen | Semih Ofset / Türkçe |
Sayfa / Baskı Yılı | 150 / 2002 |
Bulunduğu Merkezler | Atakent Okuma Evi (10 Defa Okundu)
Doğukent Okuma Evi (12 Defa Okundu) |
Hadis kelimesi İslâmiyet’le birlikte farklı bir anlam kazanmış, âdeta onunla kadîm olan Kur’ân-ı Kerîm’in mukabili kastedilerek Resûl-i Ekrem’in sözlerine “el-ehâdîsü’l-kavliyye”, fiillerine “el-ehâdîsü’l-fi‘liyye” ve tasvip ettiği şeylere de (takrir) “el-ehâdîsü’t-takrîriyye” denilmiştir (Ebü’l-Bekā, s. 370, 402). Hadis âlimleri, Hz. Peygamber’in yaratılışıyla ilgili özelliklerini (şemâil) ve ahlâkî vasıflarını da hadisin kapsamı içine almışlardır. Kendi sözleri hakkında hadis kelimesini ilk defa Resûl-i Ekrem’in kullandığı anlaşılmaktadır. Nitekim Ebû Hüreyre’nin, kıyamet gününde kendisinin şefaatine ilk önce kimin nâil olacağını sorması üzerine Resûlullah, “Ey Ebû Hüreyre! Hadise olan merakını bildiğim için bu hadis hakkında ilk soruyu senin soracağını tahmin ediyordum” demiştir (Buhârî, “ʿİlim”, 33; “Riḳāḳ”, 51). Kadın sahâbîlerin, Hz. Peygamber’den, “Senin sözünden (bihadîsike) sadece erkekler faydalanıyor” (Buhârî, “İʿtiṣâm”, 9) diyerek kendileriyle sohbet etmek üzere bir gün ayırmasını isterken hadis kelimesini kullanmalarını tasvip etmiş, sahâbe devrinde ve daha sonraki dönemlerde bu kelime, Resûl-i Ekrem’in sözleriyle onun fiillerini ve tasviplerini bildiren haberler anlamında kullanılmıştır.
15 Dakika Önce
Kitap hakkında yorumlar buraya gelecek yorum buraya gelecek, kitap hakkında yorumlar buraya gelecek yorum buraya gelecek, deneme deneme deneme...
15 Dakika Önce
Kitap hakkında yorumlar buraya gelecek yorum buraya gelecek, kitap hakkında yorumlar buraya gelecek yorum buraya gelecek, deneme deneme deneme...